Yorumuma gelecek olursak eğer,kitaptan oldukça hoşlandığımı itiraf etmekle başlamalıyım.Neden itiraf etmek dedim,çünkü şahsen çok büyük bir Asya hayranı değilim.Herhangi bir konuda.Romanlarına,dizilerine,filmlerine ya da mangaya karşı bir beğenim yoktur.Bu şimdilerde çoğu kişiye tuhaf gelse de açıkçası ben yakın zamanda patlama yaşayan Asya toplumuna karşı saygılı olsam da hayranlık duymuyorum.Ama yine itiraf ediyorum ki en iyi korku filmlerini onların yaptığını düşünüyorum.Nedendir bilmem ama sanırım tiplerine gidiyor :D | RKBT'nin 4. Günündeyiz! Yarın yayımlayacağım Yurtdışı Yorumları bölümüme de bakabilirsiniz... YD Yorumları Kitaba ait yorumuma gelirsek; Battle Royale / Ölüm Oyunu'nun konusunu ilk okuduğumda The Hunger Games / Açlık Oyunları'na çok benzetmiştim.Hatta onun Japon bir kopyası olduğunu düşünmüş, The Hunger Games'in büyük bir hayranı olarak yazarı Suzanne Collins'in yarattığı dünyaya hakaret gibi algılamıştım. Sonra kitabı okumaya başlamadan her zaman yağtığım gibi ilk ve son sayfalarına göz gezdirirken 'Yazar Hakkında' bölümünü okumaya başladım.Ve orada söylenene göre bu kitap bir Japonya dahil olmak üzere bir çok ülkede kült haline gelmiş bir kitap imiş meğer. Asya kültürlerine çok aşina olmadığım için buna oldukça şaşırmıştım.Kitabın filmi bile yapılmış yahu! Ayrıca The Hunger Games'in kopyası olma ihtimali de kitabın yayım tarihinin 1999 olduğunu okuduğumda elenmiş oldu.Hatta The Hunger Games'in bunun bir kopyası olma ihtimalini düşünmeye başladım.Belki de yazarı bu kitaptan esinlenmiştir? 2000 yılında filmi dahi çıkmış olan bu 1996 da tamamlanmış ancak 1999 çıkış tarihli Battle Royale'ın 3 manga serisi de bulunyormuş.İlgililere duyrulur ;) |
0 Comments
Kitabın Adı : Evvel Sevda İçinde Queen's Review : 10/ 7 Yazarın Adı : İbrahim Öksüz Yayınevi : Kolektif Kitap Sayfa Sayısı : 94 Basım : 2013 Tür : Türk Edebiyatı / Şiir Neredeyse her şiirinde altını çizecek bir kelime,bir cümle buldum okurken. Bu çok nadirdir,arkadaşlar,inanmayın her şiirin okunası yahut dinlenesi olduğuna.Şahsen ben inanmayanlardanım.
İbrahim beyin yazdığı bazı şiirleri gerçekten favorilerime ekledim ve en kısa sürede şiiri seven bir kaç dostumla da paylaşacağım.Aslen şiiri seven ancak kitaplığımda çok da şiir kitabı olmayan bir okuyucuyumdur,malesef. Zaten bir çoğunuz da biliyordur,bu blog-sayfa işlerinden elimi eteğimi çekmek niyetindeyim.O nedenle okuduğum çoğu kitabın yorumunu-eleştirisini paylaşmıyorum çok zamandır.Bunu paylaşmak istedim ama nedense.Sanırım şiir olduğu için özel geldi bana ve sizler de bilin istedim. Kitabın içinde bulunan bazı şiilerden beğendiğim bazı mısraları alıntı olarak koymayı da ihmal etmeyeceğim elbet.Belki içinizde şiir kitabı okumamış olanlarınız vardır. Varsa eğer,ben derim ki az dozda başlayın çünkü bazen sarhoş etkisi yaratabiliyor insanlarda.Ve bence birinin ilk kez maruz kaldığı bir şeyi hazmetmesi için ona kaşık kaşık değil de küçük küçük verilmeli. O nedenle şimdi size kitaptaki şiirlerden parça parça mısralar paylaşacağım...
Queen'in Eleştirisi; *Yorumum 'Spoiler' içerir.Buna hazırlanarak okumaya başlayın.* Bu kadın nasıl aşık erkek yazacağını biliyor arkadaş! Önce Travis şimdi de Jared ! Ahh ahh! Zaten beyaz atlı prensinin hayalini kuran bir kız olarak bu yazar kesinlikle hayallerimin çıtasını yükseltti. "Seni durmadan izleyip,hayatı boyunca neredeyse sana aşık olan bir yarı koruyucu meleğin varsa insan daha ne istesin hayattan be!" diye diye ağladım kitabı okurken.Derdime yandım...Arada sırada gerçek olmasını ümit edip sağıma soluma bakınmadım da değil hani :D Çığlıklarıma başlamadan önce kitabın kapağı ve ayracı hakkında bir kaç şey söyleyeyim istiyorum.Öncelikle kapak aslen kitabın kendisiyle pek uyumlu olmasa da,çok güzel görünüyor bence.Bu kesin.Ama ayraç muhteşem tatlı! Benim ayracım gelmedi ancak ne yapıp edip elime bir tanesini geçirmeye bakıyorum. :D Bu yayınevinin ayraçları kitaplarınınn ilk sayfalarındaki süslemeler harikulade! Hepsi birbirinden ayrıntılı ve harika.Ellerinize sağlık diyorum buradan...Tüm yayınevlerinin biz okurlar olarak ayırdığı bir özelliği vardır içlerimizde.Sanırım Yabancı Yayınlarının da bu oldu,en azından benim için :)
Queen'in Yorumu;
Tanrıça kitabı çok severek okumuştum.Ancak bu kitabı sanki ilkinden daha çok beğendim ne yalan söyleyeyim.Aimée Carter aslında çok güzel bir konu bulmuş.Hayal gücü eğlendirici.Yazarın zaten tarzı asıl hoşuma giden.Bazen dilinin akıcı olmayışıyla ilgili yorumlar olsa da aslında bir süre sonra alışıyorsunuz ve farkına bile varmıyorsunuz. Serinin ve kitabın konusuna çok fazla değinmeyeceğim.Zaten seriyi bilenler,takip edenlerin buna pek ihtiyacı olduğunu sanmıyorum.Çok bilindik bir deri oldu Tanrıça serisi.Aslen bazen çok daha iyi kitapların hiç duyulmadığını,yalnızca belirli bir kesim tarafından bilindiğini fark ediyorum.Çokca bilinen ve okunan bazı kitapların aslında hiç bir özelliği olmadığını hatta ve hatta bilakis söylenenden çok daha kötü olduğunu gördüm.Ama bu seri onlardan değil.Bence popülerliğinin hakkını veriyor.Aimee Carter yazar olarak insanı doyuruyor bence.Beğenip beğenmemek elbette ki görüşe bağlıdır,kişisel zevke.Ama bu seri ve seri içerisindeki özellikle bu kitap tüm kesimin hoşuna gidebilecek bir kitap diye düşünüyorum ben. Umarım en kısa zamanda kütüphanenize ekleyip keyifle okuyabilirsiniz.Kesinlikle tavsiyedir. |
Archives
Haziran 2014
Categories
Hepsi
|